YÖK’TE “KADINLARIN MESLEKİ EĞİTİMİ VE KADIN İSTİHDAMI SEMPOZYUMU” DÜZENLENDİ

13 Aralık 2017 /Ankara

Yükseköğretim Kurulu tarafından Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarıeroğlu ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya'nın katılımıyla "Kadınların Mesleki Eğitimi ve Kadın İstihdamı Sempozyumu" düzenlendi.

Kadın istihdamına yönelik yaşanan problemler ve çözüm önerilerinin etraflıca ele alındığı sempozyuma milletvekilleri, üniversitelerden rektör ve rektör yardımcıları, üniversitelerin kadın çalışma merkezi yetkilileri, ilgili akademisyenler, kadın girişimciler ve çeşitli üniversitelerden öğrenciler katıldı.

Sempozyumun açılışında YÖK Başkanı Prof. Dr. M. A. Yekta Saraç, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarıeroğlu ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya birer açılış konuşması gerçekleştirdi. 

YÖK Başkanı Prof. Dr. M. A. Yekta Saraç konuşmasına kadınların mesleki eğitimine verdikleri önem ve gösterilen özen doğrultusunda bu programı düzenlediklerini belirterek başladı. 

2014-2018 yıllarını kapsayan 10. Kalkınma planında mesleki eğitime ciddi önem atfedildiğini bildiren Başkan Saraç, "2017'de Yükseköğretimde yer alan öğrenci sayısının 2 milyon 566 bini yani %33'ü meslek yüksekokullarında mesleki eğitim almaktadır. Bu sayının %48'i kız öğrencilerden oluşmaktadır." diye konuştu. 

Yükseköğretim Kurulu Akademide Kadın Çalışmaları Biriminin 2016-2017 eğitim yılında Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı bürokratları, üniversitelerin MYO müdürleri ve kadın çalışmaları birimleriyle çeşitli çalıştaylarda bir araya geldiklerini dile getiren Başkan Saraç, bu çalıştaylarda, MYO'lardan mezun kız öğrencilerin ekonomik büyüme ve sürdürülebilir kalkınmada rol sahibi olmaları ve ülkede kadın istihdamının arttırılması konusunda "Kız öğrencileri güçlendirme ve rol modeller" başlığı altında çalışmalar yürütüldüğünü sözlerine ekledi. 

Kadınların ekonomik yaşama katılımı ve toplumdaki konumlarının üst düzeye çıkmasının ülkelerin kalkınmasının ve gelişmişliğinin bir göstergesi olduğunu vurgulayan YÖK Başkanı, "Ülkemizde özellikle son on yılda kadınların iş gücüne katılımı ve istihdamında önemli bir artış gerçekleştiği görülmektedir. 2016 yılı itibari ile %32,5 olan kadınların iş gücüne katılım oranının 2023 yılında %41'e çıkarılması hedeflenmiştir." ifadelerini kullandı. 

Yükseköğretim Kurulu olarak bugün meslek yüksekokullarında iş gücüne yeterli beceri kazandıran bir eğitimi, iş dünyasının mesleki eğitime katkısının arttırılmasını, sektörün mezunlara sahip çıkmasını ve MYO'lardaki kız öğrenciler için "Güçlendirme Eğitimi" politikalarını öne çıkarmayı önemsediklerini söyleyen YÖK Başkanı Saraç, konuşmasını şu şekilde sürdürdü: 

"Dünyaya baktığımızda 2017 Kasım ayında yayınlanan Dünya Ekonomik Forumu Cinsiyet Ayrımcılığı Raporu'nda Türkiye 144 ülke arasında maalesef 131. sırada yer almakta, kadınların iş gücüne katılımında OECD ülkeleri arasında en düşük sıralarda gözükmektedir. Hâlbuki istatistiklerde de görüldüğü üzere Türkiye'de kadınların eğitiminde iyi bir yerde olduğumuzu görüyoruz. Hedefimiz bu değerli kitleyi hem daha iyi yetiştirmek hem de iş dünyasında da öne taşımaktır. 

2017 de %33,6-%34'lerde gözüken kadın iş gücü katılım oranını 2025'lerde OECD ortalaması olan % 63'e çıkartabilirsek gayrisafi milli hasılamızın %20'lere ulaşabileceğini çalışmalar göstermektedir. Bu konuda elle tutulur, gözle görülür gayretler sarf etmeliyiz… Dünya istatistikleri bu konuda, net kavram ve programları önümüze koyabilirsek 3 ile 5 yıl içinde net hedeflerimize ulaşabileceğimizi örnekler ile ortaya koymaktadır." 

YÖK Başkanı Saraç sempozyumun bu konularda önemli derecede bir farkındalık yaratacağına inandığını belirterek konuşmasını tamamladı. 

YÖK Başkanı Prof. Dr. M. A. Yekta Saraç'ın programda yaptığı konuşmanın metni için tıklayınız.

YÖK Başkanı Saraç'ın ardından konuşmasını yapan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarıeroğlu, eğitim seviyesi yükseldikçe kadınların hem iş gücü piyasasına girişlerinin hem de istihdam oranlarının ciddi şekilde arttığını gözlemlediklerini belirtti. 

Kadınlara gerek bu süreçte gerekse gelecek dönemde çalışma hayatının ihtiyaç ve beklentileri doğrultusunda yeni nitelikler kazandırabilmenin önemine işaret eden Sarıeroğlu, Bakanlık olarak bu anlamda teyakkuza geçtiklerinin altını çizdi. 

Güçlü kadın olursa güçlü Türkiye olacağını ifade eden Bakan Sarıeroğlu konuşmasını şu şekilde sürdürdü: 

"Eğer ki kadınlar çalışma hayatında olmazsa, ülkemizin büyüme ve kalkınma sürecine daha aktif bir şekilde katılmazsa, büyüme sürecimizin de kalkınma sürecimizin de eksik ve yetersiz olacağını ifade etmem gerekiyor. 

Son 10 yılda iş gücü piyasamıza 7 milyon 775 bin kişi girdi. 6,5 milyon kişiye istihdam sağlamış durumdayız. Bu istihdamın 3 milyonunu kadınlar oluşturuyor. Bu Türkiye'nin kadın odaklı, kadınların iş gücü piyasasına girişiyle alakalı olarak bir başarı hikayesine sahip olduğunun en temel göstergesi. Avrupa Birliği ülkelerine baktığımıza kadın istihdamındaki artış yüzde 4'ler düzeyindeyken, Türkiye'de yüzde 50'leri aşan bir seviyeye gelmiş olması memnuniyet verici. Neredeyse bir ülke nüfusuna denk gelecek kadın istihdam artış oranına sahip durumdayız." 

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya ise konuşmasında son 15 yılda reform niteliğinde adımlar atıldığını, bunun için anayasal ve yasal düzenlemeler yapıldığını hatırlattı. 

Temel politikalarını kadının toplumsal statüsünün güçlendirilmesi, kadın-erkek fırsat eşitliğinin sağlanması, kadına yönelik şiddet ve istismarın ortadan kaldırılması doğrultusunda sürdürdüklerine değinen Bakan Kaya, "Kadının güçlü olduğu bir ülkede, aile ve toplum da güçlü olur." diye konuştu. 

Mesleki eğitimde önemli bir rolü bulunan meslek yüksekokullarında bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik alanlarının kız öğrenciler tarafından daha fazla tercih edilmesi için önümüzdeki dönemde çalışmalar yapmaları gerektiğine değinen Bakan Kaya, "Cumhuriyetimizin 100. kuruluş yıl dönümüne hazırlanırken 'güçlü kadın, güçlü aile, güçlü toplum' hedefiyle çalışmalarımıza devam ediyoruz." İfadelerini kullandı. 

Kadının güçlenmesi, kadına yönelik şiddetin önlenmesi ile erken yaşta ve zorla evliliklerle mücadele konuları olmak üzere üç eksende hazırlanan eylem planları ile önemli mesafeler aldıklarını belirten Bakan Kaya, Türkiye'de kadın istihdamının artırılmasında kız çocuklarının mesleki eğitim veren kurumlarda eğitim almasının daha cazip hale getirilmesinin de son derece önemli olduğunu söyledi. 

Bakanlık ile Yükseköğretim Kurulu Akademide Kadın Çalışmaları Birimi işbirliğinde gerçekleştirilen "Meslek Liseleri ve Meslek Yüksekokullarından Mezun Olan Genç Kızların İşsizlik Sorunu ve Çözüm Önerileri" çalışmasına ilişkin bilgi veren Kaya, meslek yüksekokullarındaki kız öğrencilerin eğitim sürecinde, mezun olduktan sonra iş gücü piyasasına girişte ve çalışma hayatı boyunca yaşadıkları sorunları ve ilerideki süreçte atılabilecek adımları değerlendirdiklerini belirtti. 

Konuşmaların ardından İstanbul Ticaret Üniversitesinden Doç. Dr. E. Sare Aydın Yılmaz moderatörlüğünde, T.B.M.M. Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu Başkanı Radiye Sezer Katırcıoğlu, Hacettepe Üniversitesinden Prof. Dr. Lale Tokgözoğlu ve Ankara Üniversitesinden Prof. Dr. Timur Gültekin'in katılımıyla yapılan Açılış Paneli'ne geçildi. 

Açılış Paneli'nin ardından Düzce Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nigar Demircan Çakar başkanlığında sözlü sunumlar gerçekleştirildi. 

Sakarya Üniversitesinden Öğretim Görevlisi Zuhal Erol "Mesleki Eğitim Nitelikli Kadın Eleman İstihdamını Nasıl Etkiliyor? İyi Bir Örnek: Sakarya Üniversitesi 3+1 Eğitim Modeli" başlıklı, Yıldız Teknik Üniversitesinden Yrd. Doç. Dr. N. Özlem Ünverdi "Mesleki Eğitimde Kadının Yeri ve Performansı" başlıklı, Ahi Evran Üniversitesinden Yrd. Doç. Dr. Fatma Çelik "Dünyanın İlk Kadın Meslek Örgütlenmesi: Bacıyan-ı Rum" başlıklı, Bartın Üniversitesinden Araştırma Görevlisi Mine Demir ise "Osmanlı'dan Cumhuriyete Meslek Eğitiminde Kadınlara Yönelik İzlenen Politikaların Günümüze Sağlayacağı Katkılara Dair Değerlendirmeler" başlıklı sunumları gerçekleştirdiler. 

Sempozyumun soru/cevap bölümünün tamamlanmasının ardından Ankara Üniversitesinden Prof. Dr. Serpil SANCAR tarafından sempozyum hakkında değerlendirmeyi içeren kapanış konuşması yapıldı.